Darbenin 12. Gününde darbeci hainlerin ihanetlerine karşılık Milli İrade Nöbetine devam… Hakların ve hürriyetlerin elden gitmemesi , baskının ve zulmün ortaya çıkmaması ve insanların kendi düşüncelerine sahip çıkmaları için Milli irade nöbetleri Darbenin 12. Gününde darbeci hainlerin ihanetlerine karşılık Milli İrade Nöbetine devam… Türkiye’nin içinden geçtiği sıkıntılı ve karanlık dönem olan, hainlerin Milli İradeye kalkışmalarından dolayı, samimi vatanseverlerin hepsini bu gün aynı yerde toplanmışlardır. Bu “Tarihin emri”dir. Tarihin bu emrine uyan halkımız kendisini tankların ve mermilerin önüne atmıştır. 250 şehid vererek , Şehitlerinin kanlarıyla Milli Mücadelesini yapmıştır. Milli iradesini ortaya koymuş ve verdiği şehit kanlarıyla idaresine sahip çıkmıştır. Hürriyetine düşkün olan halkımız Dünyayı şaşırtmış ve dünya halklarına örnek bir tavır sergilermiştir. Hakimiyet’in kayıtsız şartsız Milletin olduğunu yeniden dünyaya haykırmıştır. 15 Temmuz hainliğinin bir faydası olmuştur; o da “hangi siyasal görüşten olursa olsun, Milli İradeye bir zarar gelirse bütün kesimlerin bir araya gelerek” “HAİNLERE GEÇİT YOK” SÖZLERİ VE HARAKETLERİYLE TOPLUMSAL BİR UZLAŞMAYA SEBEP OLMASIDIR. Yani halkımız birbirine kenetlenmiş, her kesimden ve düşünceden olan insanlarımız yekvücut olmuştur. Siyasi Partilerimiz bir araya gelerek, “Darbelere hayır, Milli iradeye devam “ kararı almışlardır. Tehlikenin en büyük boyutu olan Milli iradeye saldırı varsa, ölümüne direnişe devam edilecekti ve edilmektedir de. Halkımız şunu iyi biliyordu. “Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra imzalanan Mondros Mütarekesi'yle birlikte Anadolu'nun birçok vilayeti düşman birlikleri tarafından işgal edilmiştir. İşgal edilen Ülkemizde dört cephede devam eden savaşlar ile Dünyanın çeşitli yerlerinden gelen düşman askerlerine karşı Milli Mücadeleye başlanmış, şanlı milletimiz içerisinden birçok kahramanlar ön plana çıkmış, Müslüman Milletimiz Vatanını düşman ordusuna çiğnetmemiştir.” Erzurum’da Nene Hatun, Kahramanmaraş’ta Sütçü İmam, İşgallerin ardından İstanbul'da yaptığı konuşmalarla halkı işgallere karşı uyandırmaya çalışan Halide Edip Adıvar, ilk direniş fetvasını veren ve örgütünü kuran Denizli Müftüsü Ahmet Hulusi Efendi, Afyon Müftüsü Hüseyin (BAYIK) Efendi ve daha nice adları bilinmeyen vefakâr erkeklerimiz ve cefakâr kadınlarımız… düşman işgaline karşı canla başla çalışmışlardır. Başta, DİYANET-SEN ve DİYANET Camiası olmak üzere, şu anda bütün meydanlarda, bu ruh ve şuurla Milli irade nöbetimiz devam etmektedir. Mübarek olsun, Şanlı Mücadelemiz… Kahrolsun Hainler… Nail ÇELİK İzmir Diyanet-Sen 2 Nolu Şube Başkanı
|
251 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |