KERBELA. İYİLEŞMEYEN YARA!

       GÜÇ’ÜN ZULME DÖNÜŞTÜĞÜ ZAMAN  MUHARREM  AY’I, VE BELA ‘NIN KOL GEZDİĞİ MEKAN KERBELA

 Her yıl Muharrem ayı geldiğinde bütün Sünni ve Alevi olan Müslümanların yürekleri dağlanır. Çünkü Muharrem ayında ki olan bir takım güzelliklerin ve faziletlerin yanında kesif bir tabaka olan Kerbela olayı yatmaktadır. Kerb ve Bela. Belanın ve musibetin kol gezdiği anlar yaşandı bu ayda ve canlara kıyldı bu ayda .Ehli Beyt-i Mustafa’nın canlarına kıyıldı. Hazreti Muhammed (sav) Efendimizin “Güllerim, Reyhanlarım “dediği  emanetlere kıyıldı. Canlar yakıldı ve canlar yıkıldı bu ayda. Hz Ali efendimiz ve Hz. Fatimatüzzehra  annemizin biricik evlatları Hz İmam Hüseyin Efendimiz ile bir çoğu Ehl-i Beyt olan canlara kıyıldı bu ayda.

Alvarlı Muhammed Lütfi efe Hazretlerinin dediği gibi;

Bu gün Mahi Muharremdir

Muhibbi hanedan ağlar.

Bu gün eyyamı Matemdir

Bu gün ebi Revan ağlar

Hüseyn-i Kerbelayı kan ile elvan eden gündür

Düşüp bir ateşi dilsüz yüzüne asuman ağlar

 Bu gün öyle bir gün ki; gökten adeta zulmün yağdığı ve merhametin ortadan kalktığı bir gün olmuş. Güçlü olan insanlar, güçlerini zulme döndürmüş, imanlarını ,arlarını, hayalarını  terk etmişler bir Müslüman’ın bir Müslümana nasıl kıydığını göstermişlerdir.

Bu gün yürekler Dil hun olmuş, Hicri 61. ve  Muharrem ayı’nın 10. günüden itibaren bütün Müslümanlar için  her ay Muharrem ve her yer Kerbela olmuş, Her can Hz.Hüseyn Efendimizin acısını yüreğinde hisseder olmuştur.O günden bu güne hiç kimse Yezidi sevmemiş,  ne Sünni ne de Alevi Müslümanların hiç birisi çocuğuna Yezid ismini koymamıştır.

 Hak uğruna ,hakikat uğruna Hürriyet uğruna ,ahlak ve fazilet uğruna canlarını verenleri ve Şehadetinin 1334.yılında şahi şühedayı Rahmetle ve minnetle anıyor efendimizi salmaların en güzeli ile selamlıyoruz.

Muharrem ayı’nın içerisinde bulunan bir takım güzellikler var ki onlarıda kısaca şöyle özetleyebiliriz;

Aşure Günü olarak bilinen ve evlerde çeşit çeşit yemiş ve baharatların harmanıyla lezzetlenen “aşure” tatlısıyla renklenen gün ise, Muharrem'in 10. günüdür. Aşure günü, Cenab-ı Hak ( c.c. ) katında çok önemli bir yer tutar. Bu özel günde, birçok önemli olay meydana gelmiş, bu olaylarının her birinin “on” sırrına mazhar olması ise, aşurenin “on” anlamına gelen ismini ziyadeleştirmiştir. Aşure Gününün “On” Fazileti Hakkında Aşure günü, Muharrem Ayı'nın onuncu günüdür.

Bu özel günde Yüce Allah (c.c.) on peygamberine on çeşit ikramda bulunmuş ve kutsiyetini arttırmıştır. Bu ikramlar ise şu şekilde nakledilmiştir;
1. Allah, Hz. Musa'ya (a.s.) Aşure Gününde bir mucize ihsan etmiş, denizi yararak Firavun ile ordusunu sulara gömmüştür.
2. Hz. Nuh (a.s.) gemisini Cûdi Dağının üzerine Aşure Gününde demirlemiştir.
3. Hz. Yunus (a.s.) balığın karnından Aşure Günü kurtulmuştur.
4. Hz. Âdem'in (a.s.) tövbesi Aşure Günü kabul edilmiştir.
5. Hz. Yusuf kardeşlerinin atmış olduğu kuyudan Aşure Günü çıkarılmıştır.
6. Hz. İsa (a-s.) o gün dünyaya gelmiş ve o gün göğe yükseltilmiştir.
7. Hz. Davut'un (a.s.) tövbesi o gün kabul edilmiştir.
8. Hz. İbrahim'in (a.s.) oğlu Hz. İsmail o gün doğmuştur.
9. Hz. Yakup'un (a.s.), oğlu Hz. Yusuf'un hasretinden dolayı kapanan gözleri o gün görmeye başlamıştır.
10. Hz. Eyyûb (a.s.) hastalığından o gün şifaya kavuşmuştur.

Tefsir âlimlerinden nakledilen bilgilere göre, Aşure gününü Kur'an-ı Kerim'de işaret eden ayet şöyledir: “On geceye yemin olsun” Fecr Suresi / 2 Bu özel gün adını, Muharrem Ayı'nın onuncu gününe denk geldiği için, Arapça on anlamına gelen “aşr” kelimesinden almıştır.

Muharrem ayımız birlik ve beraberliğimize, Kerbelada yaşanan olaylardan dersler çıkarmaya vesile olmasını diliyor, ayınızı tebrik ediyorum. Selam ve dua ile…

Nail ÇELİK

Yorumlar