DİYANET-SEN'İN YENİ BİNASI DUALARLA HİZMETE AÇILDIDiyanet-Sen’in Ulus Rüzgarlı Sokak’taki yeni hizmet binası düzenlenen törenle hizmete açıldı. Törene Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Memur-Sen Konfederasyonu Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Halil Etyemez, Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Hasan Kamil Yılmaz, Memur-Sen ve bağlı sendikaların genel başkan ve yönetim kurulu üyeleri, Diyanet-Sen Şube Başkanları, il temsilcileri ve çok sayıda davetli katıldı. Açılış töreninde konuşan Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı ve Diyanet-Sen Genel Başkanı Mehmet Bayraktutar, 10 yıldır yetkili sendika olduklarını belirterek “ Şu anda 70 bin civarında üyemiz var. Hedefimiz 100 bine ulaşmak. 10 yıldır yetkiyi taşımak ve her yıl güçlenerek zirvede kalmak hiç de kolay değildir. Bu onuru devam ettirmek sabır ve sebat ister, fedakarlık ve sadakat ister, mertlik ve direnç ister, şuur ve muhakeme ister, hüner ister, Hak’ta sebat istikamet ister, sıdk ve vefa ister.” dedi. Müslüman’ın herşeyin en iyisine layık olduğunu belirten Bayraktutar “İşte bu Genel Merkez büyüyen Konfederasyonun büyüyen sendikasının somut neticesidir. Müslüman her şeyin en iyisine layıktır. Genel Merkez’de dinin anlatıcıları öğreticileri olarak herhâlde en çok bize lazımdı. Kendi mülkiyeti olması hasebiyle Diyanet-Sen var olma noktasında sağlam bir temel atmıştır. Türkiye’nin dört bir yanında imanla, şevkle hizmet veren Diyanet ve Vakıf çalışanlarının artık Ankara’da nezih bir genel merkezi var. Kapımız 76 milyona her zaman açıktır. Diyanet-Sen Genel Merkezi sevginin , hoşgörünün, muhabbetin, örgütlülüğün ve elbette erdemli sendikacılığın merkezi olacaktır. Binamızın zekatı hizmet olmalı, Zekâtı olmayan bir malın hayrı olmayacaktır. Biz bu zekatı bolca çalışıp kazanım üretmekle ödemeliyiz. Camiler ve Din Görevlileri Haftasına denk gelen açılışımız da Din Görevlilerimize hediye ettiğimiz bu binanın nice hayırlı ve güzel hizmetlere vesile olmasını yüce Allah’tan diliyorum. Bu güzel günde bizimle birlikte olduğunuz için hepinize çok teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu. Diyanet-Sen’in başarısının sırrının herkesin üzerine düşen görevi en iyi şekilde yapması olduğunu söyleyen Bayraktutar ““Evet zirveye çıkmak zordur, ancak zirvede kalmak daha zordur. Diyanet-Sen zirvededir çünkü genel merkez yönetiminden şube yönetimlerine, il temsilciliklerinden tüm üyelerimize herkes üzerine düşen çalışmayı, fedakarlığı yapmıştır, sabır ve sebatla yürütülen çalışmalar, vefa ve sıdk ile güçlenmiştir, birlik ve beraberlik şuuru ile başarı katlanmış, doğru yoldan şaşmayıp Hak’ta sebat ile taçlanmıştır. Bu başarı hepimizin başarısıdır. Büyük Diyanet-Sen ailesinin başarısıdır.” dedi. Hizmet binası açılışını özellikle Camiler ve Din Görevlileri Haftası’nda yapmayı uygun gördüklerini ifade eden Bayraktutar konuşmasına şöyle devam etti: “Bu hafta hepinizin bildiği üzere Camiler ve Din Görevlileri Haftası. Yüce dinimizin ibadethaneleri ve kutsal mekanlarıolan camiler ve peygamber mesleğini yürüten din görevlileri toplumumuz için hiç kuşkusuz farklı bir yere ve öneme sahiptir. Bu nedenle 1986 yılından beri her yıl Ekim ayının ilk haftası Camiler Haftası olarak kutlanırken, 2003 yılından itibaren de bu hafta Camiler ve Din görevlileri Haftası olarak kutlanmaya başlamıştır. Bizler de Diyanet-Sen olarak yeni hizmet binamızın açılışını bu anlamlı günde yapmayı uygun gördük. Bu münasebetle tüm din görevlilerimizin ve milletimizin Camiler ve Din Görevlileri Haftasını kutlar bu haftanın din görevlilerimizin ve camilerimizin sorunlarının çözümüne vesile olmasını dilerim” Bozdağ: Sendikanız Mümtaz Bir Yere Sahip Bozdağ, Diyanet-Sen Genel Merkezinin açılışındaki konuşmasında, sendikanın çalışma hayatında mümtaz bir yere sahip olduğunu belirtti.Başarılı çalışmalarından dolayı sendika yetkililerini kutlayan Bozdağ, açılışın Camiler ve Din Görevlileri Haftası'na denk getirilmesinin de önemli olduğunu söyledi. Hükümet olarak sendikalaların çalışmalarına, çalışanların hak arama mücadelelerine büyük önem verdiklerini ifade eden Bozdağ, yapılan çalışmaların bunun tanığı olduğunu kaydetti. Düzenlemeyle kamu çalışanlarına toplu sözleşme hakkını getirdiklerini ifade eden Bozdağ, sendikalaşmanın önündeki birçok engeli de kaldırdıklarını söyledi. Yapılan düzenlemeler hakkında bilgi veren Bozdağ, 1 Mayıs'ı bayram ilan ettiklerini, 1977'den sonra işçilere Taksim'i açan ilk Hükümet olduklarını da vurguladı. Bu konularda samimi adımlar attıklarını dile getiren Bozdağ, gerek çalışanları gerek sendikaları güçlendirmek için adımlar atmayı sürdüreceklerini söyledi. Din ve vicdan özgürlükleri konusunda da önemli adımları hayata geçirdiklerini belirten Bozdağ, "Din ve vicdan özgürlüğünün alanını genişletmek adına son Demokratikleşme Paketinde de önemli ve tarihi adımlar var" diye konuştu. Türkiye'de yıllar yılı yaşam tarzına müdahale tartışmalarının yapıldığını ifade eden Bozdağ, şunları söyledi: "Hükümetimizi de bu noktada haksız yere eleştirenler, iftira atanlar oldu. Ama biz kişilerin bireysel tercihleriyle kendi yaşam tarzlarına ilişkin bütün hayata geçirmek istedikleri hususların tamamını yasal güvenceye kavuşturduk ve atacağımız bu yeni adımla çıkacak yasayla kişilerin dininden, siyasi, felsefi görüşünden anlayışından dolayı farklı tercihlerini teminat altına aldık, buna kim müdahale etmek isterse, kim engel olmak isterse onu 1-3 yıl arasında hapis cezasıyla değiştiren düzenlemeyi getiriyoruz. Bir başka adım da atıldı bu çerçevede, ayrımcılık maddesi kapsamında, toplu ibadet yapma imkanı vardı bizim yasalarımızda da ama bireysel olan güvence altında değildi. Bir toplu ibadetin yanında bireysel olarak ibadetleri güvence altına alan bir adım attık. Kişilerin inancının gereğini yapmalarını engellemeyi suç haline getiren başka bir adım attık. Bu yaptığımız iki düzenlemenin tamamı da bu ülkede yaşayan hangi inanca, dine veyahutta din içinde hangi farklı yorumlara sahip olursa olsun bütün vatandaşlarımızın inançlarını ve bunun gereklerini yapmalarını teminat altına alan bir düzenlemedir." Düzenlemeyi son derece önemli demokratikleşme adımı olarak nitelendiren Bozdağ, şöyle konuştu: "Kıyafet konusunda sadece başörtülü insanlarımızın değil başı açık insanlarımızın da yaşam tarzına müdahale eden, ayakkabısından tutun da eteğinin boyuna kadar, giyeceği elbisenin her tür özelliğini tarif eden şekilci, tek tipçi, kişinin yaşam alanına müdahale eden anlayışı ortadan kaldırdık. Hani 'yaşam tarzına müdahale' diyor ya, işte bu kılık kıyafet yönetmeliği tam da bunun somut örneğiydi. Sadece kadınlar arasında ayrımcılığı getirmiyor ayırdığı kadınların her iki grubuna da ayrı ayrı haksızlık ve baskı uyguluyor. Erkekler bakımından da pek çok haksızlığı barındırıyordu. Şimdi hem erkekler hem kadınlar bakımından eşitliği, hukukun gereğini hayata geçiren bir adımı atmış oluyoruz. Yaşam tarzına devlet eliyle yapılmış ve devam eden bir muameleye son veriyoruz. Bu yönetmelik kalktıktan sonra Ceza Kanunu'nda yapılan düzenlemelerle eski alışkanlıklara devam etmek isteyenlerin karşısına da cezai müeyyideler getirerek bu adımları güvence altına alıyor ve yeni bir hamleyi ülkemizde gerçekleştirmiş oluyoruz." Demokratikleşme paketinin açıklanmasının ardından çıkan yaklaşımların önemli olduğunu ifade eden Bozdağ, "(Daha fazla olmalıydı, daha ileri yapılması lazım) diyen yaklaşımlar var. Bu Türkiye'nin son 11 yılda yaşadığı demokratik dönüşümün, sağda solda, hangi noktada durursa dursun Türk insanını getirdiği ileri noktanın bir göstergesidir. Bu da bu paketin belki en büyük başarısıdır" dedi. Diyanet Akademisi Açılacak Diyanet Akademisi adı altında yeni bir adımı da atmayı planladıklarını ifade eden Bozdağ, imamların, müezzinlerin, müftülerin, din hizmeti sunanların doğrudan atanması uygulamasına bu kanunun çıkmasından sonra son verileceğini söyledi. Söz konusu kişilerin belli bir süre aday ünvanıyla hizmet öncesi eğitime alınacaklarını belirten Bozdağ, bu eğitimlerin başarıyla tamamlanmasının ardından atamaların gerçekleşeceğini söyledi. Bozdağ, bununla ilgili çalışmaların sürdüğünü de belirtti. Alevilere Yönelik Çalışmalar Devam Ediyor Alevilerin sorunlarıyla ilgili de Hükümet olarak ciddi adımlar attıklarını belirten Bozdağ, bu konuda önemli mesafelerin alındığını söyledi. Yapılan çalışmalar hakkında da bilgi veren Bozdağ, gelecek dönemde de çalışmaların süreceğini belirti. Gündoğdu: Demokratileşme Paketine Evet Ama Eksik Demokratikleşme paketine "evet ama eksik" dediklerini belirten Gündoğdu, sadece başörtüsüne ilişkin alınan kararı bile ayrımcılığın sona erdirilmesi için önemli bir adım olarak nitelendirdi. Gündoğdu, "Başörtüsü Allah'ın bir emridir, demokratik bir tercihtir. Asker bir kardeşimizin başörtüsünün olması, güvenliğe mi engel olur, yargı mensubu bir kardeşimizin başörtüsü olması adaleti mi engeller" diye sordu. Gündoğdu, pakete bu konularda da eklemeler yapılmasını talep etti. |
1226 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |