Diyanet-Sen Tüzük Tadil Kongresi, Ankara’da Büyük Anadolu Otel’de gerçekleştirildi. Divan Başkanlığını Remzi Sarıoğlu’nun yaptığı kongrede verilen önerge doğrultusunda divan oluşturuldu. Divan Başkanı Remzi Sarıoğlu, Tüzük Tadil Komisyonu için verilen önergeyi delegelerin oyuna sundu. Önergenin kabul edilmesiyle oluşturulan komisyon, tüzük tadil çalışmalarını tamamladı. Diyanet-Sen Geleceğe Yürüyor Açılışta konuşan Genel Başkan Mehmet Bayraktutar, bugünün dünyasında kurumsal değişimi başararak ayakta kalmak yada başaramayarak krizler ve belirsizlikler anaforuna kaybolup gitmek arasında yapılması gereken tercihin, aslında geleceğe yürümekle yerinde saymak arasında yapılan bir tercih olduğunu belirterek “Sömürü ve kötülüğe karşı aktif ama şiddet unsuru içermeyen direniş felsefesinin öncüsü olan sivil itaatsizliğin lideri Mahatma GANDHI, “Dünyada görmek istediğiniz değişim kendiniz olmalısınız” sözüyle değişimin öznesi ve öncülülüğünü vurgular. Bu bağlamda biz, geleceğe yürümeyi tercih ettik, bütün planlarımızı ona göre yaptık. Sendikal mücadelemizde medeniyet değerlerimizden asla taviz vermeden değişim ve dönüşümün öznesi ve öncüsü olduk. Bugünün sendikacılığı, yeni dinamikleri iyi anlayarak, yeni oluşumları ve tıkanma noktalarını iyi tespit ederek sağlıklı dönüşüm stratejileri üreten, derinlikli perspektif çalışmaları yaparak sürece doğru katkı yapan, süreçle birlikte dönüşen ve dönüştüren sendikacılıktır. Türkiye ancak böyle bir sendikacılık anlayışı ile hak ettiği geleceğe yürüyebilir.” dedi. 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu’nda yapılan değişikliklerin tüzük tadil kongresini zorunlu kıldığını belirten Bayraktutar 4688 sayılı kanununun sendikal anlamda yeni kazanımlar getirdiğini, bunların en önemlisinde de toplu görüşmeden toplu sözleşmeye geçiş olduğunu kaydetti. Bayraktutar Bu yıl ilk kez gerçekleştirilen Toplu Sözleşmeler sonucu din görevlilerinin Kurban ve Ramazan Bayramlarında çalıştıkları günler için mesai ücreti alabildiklerini ifade etti. Genel Merkez Binamızı Satın Aldık Bayraktutar 4. Olağan Genel Kurulda yeni genel merkez binası alınması konusunda söz verildiğini hatırlatarak “Sizlere söz verdiğimiz konulardan biri de Genel Merkezimize yeni bina alınması hususuydu. Ulus’ta satın aldığımız yeni Genel Merkez Binamıza tadilatının bitmesinin ardından kısa süre içerisinde taşınmayı düşünüyoruz. Bilinmelidir ki, bu ve benzeri hizmetler asıl amacımız değil, amacımıza hizmet edecek araçtan ötesi değildir. İnsanlığa ve davamıza hizmet temel şiarımızdır. Bu manada camiamız, araçların en güzeline layıktır. Erdemli sendikal Mücadelemizde daha verimli ve güzel hizmetler verebilmek adına yeni hizmet binamızın tüm teşkilatımıza hayırlı olmasını diliyorum.” Şeklinde konuştu. Akademi Çalışmalarımız Ses Getirdi Diyanet-Sen Akademi çalışmalarının çok olumlu sonuçları olduğunu kaydeden Bayraktutar Gerek “Yeni Anayasada Din ve Vicdan Hürriyeti ’’ paneli gerekse bu yıl Camiler ve Din Görevlileri Haftasında düzenlenen “Diyanet İşleri Başkanlığı Çalışanlarının Sorunları ve Beklentileri Anket çalışmalarının akademi çevreleri, kamuoyu ve Diyanet İşleri Başkanlığında takdirle karşılandığını belirterek, kurum çalışanlarının sorunlarına karşı bilimsel veriler ışığında çalışmalar yapıldığını söyledi. Verilen Sözler Tutulmalı Yeni Anayasa Biran Önce Yapılmalıdır 12 Eylül Anayasa referandumu üzerinden iki yılı aşkın bir süre geçmesine rağmen yeni anayasa konusunda hala ciddi adımların atılmadığını belirten Bayraktutar şöyle devam etti: “Milletimiz TBMM’ye gönderdiği vekillerden verdikleri sözleri tutmalarını beklemektedir. Bu meclis bir an önce meşruiyet debisi yüksek bir anayasa yapmalıdır. Milletimiz demokratikleşmeyi, hak ve özgürlüklerin genişlemesini acilen beklemektedir. Uzun süredir ülkemizde uygulanan başörtüsü yasağı kısmen kalksa da yeterli düzeyde değildir. Kimsenin inancından ve inancının gereğini yerine getirmekten dolayı hiçbir ayrım görmemesi için gerekli kanuni düzenlemeler bir an önce yapılmalıdır. Demokrasinin ve insan haklarının gereği budur. Kadın erkek eşitliğine yönelik çalışmaların kayda değer olmasına karşın kadın-kadın eşitliliğinin sağlanması bakımından bir ilerleme sağlanamadı. Bu çerçevede kamuda başörtülü görev yapmayı mümkün kılan, mecliste başörtülü kadınların yer almasını sağlayan, kadınların başörtüsüyle eğitim hakkından yararlanmasına imkân veren ve bütün bunları teminat altına alan yasal ve anayasal düzenlemelerin, milletin haklı ve ortak beklentisidir.” Terör Örgütü, İpi Dış Güçlerin Elinde Olan Bir Kukladır “Bu ülkede, Türküyle, Kürtüyle, Arnavutu, Gürcüsü ile bütün kavimler, bütün inançlar yüz yıllar boyu bir arada, birlikte birbirinin hukukunu çiğnemeden yaşamıştır.” diyen Bayraktutar “Uluslar ve uluslararası konjonktürde yaşanan hızlı ve zorlu bir değişim döneminden geçiliyor. Ülkemizde bunu çok yakından his etmekteyiz. Küresel baronların, silah tüccarların taşeronluğunu üstlenenler, terör eylemlerini bütün hızıyla devam ediyorlar. Her gün menfur bir haberle uyanıyoruz. Bu ülkede, Türküyle, Kürtüyle, Arnavutu, Gürcüsü ile bütün kavimler, bütün inançlar yüz yıllar boyu bir arada, birlikte birbirinin hukukunu çiğnemeden yaşamıştır. Peki, bugün ne oluyor bize? Demek ki birileri milli birliğimizi, beraberliğimizi yok etmeye çalışıyorlar, hiç bir zaman bizim birlik ve beraberliğimize kastedenlerin bu milletten olmaları mümkün değildir. Bu milletin inanç ve değerleriyle asla alakaları yoktur. İdeolojik yapısı Marksist-Leninist, Maocu,komünist ve dolayısıyla ateist bir örgütün, bu coğrafyanın medeniyet bahçesinde asla yeri yoktur. Çünkü Yüce Allah'a imanın, peygamber sevgisinin, vatan aşkının olduğu yerde bölücü terörün, İslam topraklarında yeşermesi mümkün değildir. Burada açıkça söylüyorum bu ateistler benim Müslüman Kürt kardeşlerimin asla temsilcileri olamazlar. Bu terörist saldırıları gerçekleştirenler, Kürt kardeşlerimizin haklarını savunuyor olamazlar. Terör örgütü, ipi dış güçlerin elinde olan bir kukladır. Bu saldırılardaki amacı da, milletimiz arasına nifak tohumları ekmek, kardeş kavgası çıkarmaktır. Ancak, daha önceki olaylarda olduğu gibi milletimizin tarihi tecrübesi ve engin sağduyusu ile bu karanlık amaçlarına hiçbir zaman ulaşamayacaklardır. Milletimiz başımıza kimlerin çorap örmek istediğinin gayet farkında, Bu yüzden otuz yıldır teröre tevessül edenler bu milleti birbirine düşürme noktasında bir tek adım bile atamadılar. Burada batılı ülkelerin samimiyetsizliğine değinmeden geçmeyeceğim. Terör örgütünün iplerini elinde tutan ve bu örgütü besleyen bazı komşu ülkeleri ile batı ve Avrupa ülkelerinin bulunduğunu devletin en yetkili ağzında açıklandı. Terörü destekleyen güçler ve ülkeler açıkça deşifre edilmesini önemsiyoruz. Bu ülkelerle olan ilişkiler ciddi şekilde gözden geçirmeliyiz. Kendi acımıza başkasından medet umarak çözüm aramak çare değil. Terörle mücadeledeki en önemli unsur bu milleti yüz yıllardır bir arada tutan en önemli ortak payda İslam'dır. O halde İslam kardeşliğimizi yeniden tesis edecek ve bizi biz yapan ortak değerleri güçlendirecek sosyal, kültürel ve ekonomik politikalar bir an evvel hayata geçirmeliyiz. Bizler ırkçılığa, etnik ideolojilere başından beri karşı olduk, bizi kardeş yapan ve insan hayatına kastı yasaklayan bir kitaba iman ediyoruz. Onun çizdiği çerçeveden uzaklaşmamaya özen gösteriyoruz. İnsanlar arasında ayrımcılık, adaletsizlik asla söz konusu olamaz. Bu bağlamda Yunus Emre’nin dediği gibi;'Yaratılanı severiz, Yaratan'dan ötürü' Biliyoruz ki, pek çok moda ideoloji, düşmanlık üreten düşünce gelip geçecek ancak sıkı sıkı sarıldığımız hakikatler kalıcı olmaya devam edecek. Her tür milliyetçiliği, ırkçılığı elimizin tersiyle itiyoruz. Her türlü kavmiyetçilik, ırkçılık bilinmelidir ki, kardeşlik hukukumuzu zedeler.” diye konuştu. Tüzük Tadil Kongresi Tüzük Tadil Kongresi’nin yasanın değişmesiyle gündeme geldiğini söyleyen Mehmet Bayraktutar, sendikal yapıda bazı ünvan ve tanımlarda sıkıntı olduğunu belirterek görev ünvanlarının yeniden düzenlenmesini düşündüklerini kaydetti. Genel Kurul süresinin 4 yıla çıkarılmasını delegelerin kabul etmesi halinde buna uyacaklarını, kabul edilmemesi halinde yollarına devam edeceklerini kaydetti. Genel Başkan Mehmet Bayraktutar'ın konuşma metninin tamamı için tıklayınız |