BERAT KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN'Apaçık kitaba yemin olsun ki, Biz Kur'an-ı mübarek bir gecede
indirdik. Biz, gerçekten uyarıcıyız. O mübarek gecede, her hikmetli iş
katımızdan bir emirle ayırt edilir...'(Duhan, 44/1-4)
Ayette
geçen, 'mübarek gece'den maksat; Berat gecesidir. Kur'ânın bu gecede,
Yedinci semadan dünya semasına indirildi. Kadir gecesinde ise ilk kez
Peygamber Efendimize indirilmeye başlandı. Bu gecenin, dört adı vardır.
"Mübarek gece", "Berae gecesi" "Sakk gecesi", "Rahmet gecesi". Ve
denildi ki bununla Kadir Gecesi arasında kırk gün vardır. Berae ve Sakk
gecesi denilmesi hakkında da denilmiştir ki, haraç tamamen alındığı
zaman beraetlerini (temize çıkmalarını) dile getiren bir sened yazıldığı
gibi, Allah Teâlâ da bu gece mümin kullarına beraet yazar. Ve
denilmiştir ki bu gecede beş özellik vardır:
Bu gecenin beş özelliği vardır:
1) Bu gecede önemli işlerin seçimi ve ayırımı yapılır.
2) Bu geceyi ibadetle geçirenlere yardımcı olması amacıyla Allah tarafından melekler gönderilir.
3) Bu gece bağışlanma ve af gecesidir.
4) Bu gecede yapılan ibadetlerin fazileti çok büyüktür.
5)
Bu gecede Peygamberimize şefaat yetkisinin tamamı verilmiştir. Bu
yetkinin üçte biri Şaban'ın onüçüncü günü, üçte biri Şaban'ın
ondördüncü günü, geri kalan üçte biri de Şaban'ın onbeşinci günü
verilmiştir.
Hazreti Âişe (ranha) bu gecenin fazileti hakkında
şunları anlatıyor: Günün birinde Hazreti Peygamber yanıma girdi.
Elbisesini çıkardı. Aradan zaman geçmeden tekrar giyindi. Bunun üzerine
beni şüphe, kıskançlık sardı. Ortaklarımdan birinin yanına gidecek
sandım ve peşini takip ettim. Medine’nin kabristanı olan
Bakîu’l-Garkad’da kendisine eriştim. Mü’minlere ve şehidlere istiğfar ve
dua ediyordu. Kendi kendime: ‘Anam babam sana feda olsun! Sen Rabb’ının
rızası uğrunda, ben ise dünya peşindeyim!’ diyerek döndüm. Soluk soluğa
eve girdim. Arkamdan da Resülüllah (sav) girdi.
-Neden böyle hızlı nefes alıyorsun?’ dedi.
Ben,
-Anam
babam uğruna feda olsun. Yanıma gelip elbisenizi çıkardıktan sonra
tekrar giyindiniz, beni kıskançlık tuttu. Ortaklarımdan birinin yanına
gideceğinizi zannettim. Nihayet sizi kabristana giderken gördüm,dedim.
Resul-ü Ekrem,
-Resülüllah sana haksızlık edecek diye mi korkuyorsun?’ dedi.
Ardından Cibril geldi ve şöyle dedi:
-Bu
gece Şa’bân’ın on beşinci gecesidir. Cenabı Hak bu gecede Benî Kelb
kabilesi koyunlarının sayısı kadar kimseyi cehennemden âzâd eder. Fakat
bu gece Allah; müşriklerin, kincilerin, akrabalarıyla münasebeti
kesenlerin, hayat ve ihtişamlarına mağrur olanların, ana ve babalarına
isyan edenlerin, içki düşkünlerinin yüzlerine bakmaz. Resul-ü Ekrem, elbisesini çıkardı.
-Bu gece ibadet etmeme müsaade eder misiniz? buyurdu.
-Evet, sana anam babam feda olsun, dedim.
Peygamber
namaza kalktı. Secdeye kapanıp uzun müddet kaldı. Endişelendim, elimle
yokladım. Elim, ayağının altına dokununca kımıldadı. Ben de sevindim.
Secdede şöyle niyaz ettiğini işittim:
‘Allah’ım! azabından
afvına, gazabından rızana sığınıyorum. Sen’den yine Sana iltica
ediyorum. Şânın yücedir. Sana yaptığım senayı Senin kendine yaptığın
senaya denk bulmuyorum. Sana lâyık bir surette hamd etmekten âcizim.’
Sabah olunca bunları Resul-ü Ekrem’e söyledim. O da,
- Yâ Âişe, bunları öğrendin mi? dedi.
-Evet yâ Resülüllah, dedim.
Resuli Ekrem;
-Bunları
hem öğren hem de başkalarına öğret. Zira bunları bana Cibril öğretti ve
secdede bunları okumamı ta’lîm buyurdu.’ dedi.” Sevgili Peygamberimiz
(s.a.v) buyuruyor: "Her kim bu gece yüz rekat namaz kılarsa yüce
Allah ona yüz melek gönderir. Otuzu ona cenneti müjdeler, otuzu ona
cehennem azabından teminat verir. Otuzu da ondan dünya afetlerini
savarlar, On'u da ondan şeytanın tuzaklarını hilelerini savarlar."
"Yüce Allah bu gece ümmetine öyle rahmet eder ki Kelb kabilesinin koyunlarının kılları sayısınca."
"Yüce
Allah bu gece bütün müslümanlara mağfiret buyurur ancak kâhin,
sihirbaz, yahut çok kin güden veya içkiye düşkün olan, yahut
ana-babasını inciten, veya zinaya ısrarla devam eden müstesna."
'Şaban
ayının 15. gecesini ibadetle geçirin, gündüzünde de oruç tutun. Çünkü
yüce Allah, bu gece dünya semasına rahmetiyle tecelli eder ve; 'tevbe
eden yok mu! Onu affedeyim. Rızık isteyen yok mu, ona rızık vereyim,
hastalığından şifa isteyen yok mu ona şifa vereyim. Yok mu şunu isteyen
yok mu bunu isteyen' der. Bu durum, sabaha kadar devam eder' 'Ameller,
bu ayda âlemlerin Rabb'ı yüce Allah'a arz edilir. Ben de amellerimin
oruçlu iken Allah'a arzedilmesini isterim' Berat Kandili olan bu mübarek geceyi nasıl ihya edeceğiz? 1-Yatsı ve Sabah namazlarını mutlak surette cemaatle kılmalıyız ki, geceyi sabaha kadar ibadet etmiş olalım.
2- Geceyi oruçlu olarak karşılayalım ve ertesi günü de oruç tutalım.
3- Bir günlük kaza namazı kılalım
Bunlardan sonra duâ yapılır. 5- Berâat Gecesi, bu gecede hiç olmazsa bir Tesbih Namazı kılınır.
|