Genel Başkan Ali Yıldız’ın başkanlığında gerçekleştirilen toplantıya Diyanet-Sen genel merkez yönetim kurulu üyeleri, Diyanet-Sen Kurucularından Emekli İmam Hatip Abdurrahim Gözeler, Antalya 1ve 2, Aydın, Balıkesir, Burdur, Bursa 1ve 2, Çanakkale,![]() Diyanet-Sen teşkilat eğitim toplantılarının üçüncüsü İzmir’de gerçekleştirildi. Genel Başkan Ali Yıldız’ın başkanlığında gerçekleştirilen toplantıya Diyanet-Sen genel merkez yönetim kurulu üyeleri, Diyanet-Sen Kurucularından Emekli İmam Hatip Abdurrahim Gözeler, Antalya 1ve 2, Aydın, Balıkesir, Burdur, Bursa 1ve 2, Çanakkale, Denizli, Isparta, İzmir 1,2 ve 3, Kütahya, Manisa, Muğla ve Uşak Şube Başkan ve yönetimleri, ilçe ve iş yeri temsilcileri, Genel Merkez Kadınlar Komisyonu Başkanı Nurhan Yıldırım ve şube kadın komisyon başkanları katıldı. Yıldız: Sömürü Düzenine Dur Demek İnsanlık Görevidir İzmir Teşkilat Eğitim Programında katılımcılara hitap eden Genel Başkan Ali Yıldız, insanlık olarak zor zamanlardan geçtiğimizi belirterek “Emperyalizm bütün dünyayı bir kan deryasına dönüştürmüş durumda, Kapitalist sömürü çarkı mazlumların kanıyla dönüyor, açlığı yoksulluğu dayatıyor. Küresel fakirlik ve açlığın kol gezdiği bu kirli düzende çocuklar açlıktan ölürken, dünyanın en zenginlerinin servetleri katlanarak büyüyor. Neoliberal baronlar kaynaklarımızı yağmalıyor, insanlarımızı öldürüyorlar. Ormanlarımızı yok ediyor, havamızı, suyumuzu kirletiyor, ekini ve nesli ifsad ediyorlar. Necip Fazıl’ın “Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa” dediği “Bire dokuz, dokuza bir” çarpıklığını durdurmak bir insanlık görevidir. Çünkü emperyalizmin demokrasi, eşitlik, özgürlük, insan hakları kavramlarıyla cilaladığı bu düzen bir sömürü ve soykırım düzenidir” dedi. Filistin Filistinlilerindir Okçular Tepesini Terk Etme Lüksümüz Yok Mazlumların, işsizlerin, yoksulların, garip gurebanın bize ihtiyacı olduğunu söyleyen Yıldız şöyle devam etti: Alın terinin hakkını alamayan emekçinin bize ihtiyacı var. Emperyalizmin talan ettiği doğanın bize ihtiyacı var. İfsad edilen, boşluğa düşen gençlerimizin bize ihtiyacı var.Uyuşturucu bataklığına saplanmış, kumar belasına düşmüş, kötü yola bulaşmış gençliğin bize ihtiyacı var. Görüş alanımızdan çıkmış, unutulmuş insanların bize ihtiyacı var.Emperyalizmin ülkemizi de çembere aldığı bir zeminde bize ihtiyaç var. Sorumluluk öncelikle bizde…Metropollerden en ücra köylere kadar her yere yayılmış camilerimizle, Kur’an Kurslarımızla, üyemizle, teşkilatımızla sahada biz varız. İnsanlığın yüzünü fıtrata, ahlaka, bilgiye döndürecek olan biziz, sizlersiniz. Her imkan bir imtihandır, imkanı heba etmek vebaldir.Konformizme düşme lüksümüz yok.Tembellik etme lüksümüz yok.Okçular tepesini terk etme lüksümüz yok. Çünkü biz Diyanet-Sen’iz. Biz medeniyetin hamilleriyiz.Gazze de bizden sorulur, Konya da! Şam da bizden sorulur Van da!Doğu Türkistan da bizden sorulur, Arakan da, Bosna da, İstanbul da!Bizim sendikacılığımız değerler sendikacılığıdır.Biz dünyayı selam yurdu kılmak ile mükellefiz. Aile Yapımız Büyük Saldırı Altında Televizyon dizileriyle, sabah programlarıyla, dijital platformlarla, moda sektörüyle, fenimist lobilerle pompalanan bireycilik ve kapitalist tüketim kültürüyle aile yapımızın büyük bir saldırı altında olduğunu ve ailenin korkunç bir karanlığa çekildiğini ifade eden Yıldız, 2025 Yılının Cumhurbaşkanımız tarafından aile yılı ilan edildiğini söyledi. Bunun çok önemli bir adım olduğunu anlatan Yıldız “Biz de Diyanet-Sen olarak 2 aydır “Aile Eylem Planı”mız üzerine çalışıyoruz. 2025’in Aile Yılı ilan edilmesi bu açıdan çok güzel bir tevafuk oldu. Aile Eylem Planı kapsamında bir yıl boyunca çok güzel çalışmalara imza atacağız inşallah. Programımız hazır, takvimlendirmeyi yapıp hemen ilan ederek başlayacağız.” Şeklinde konuştu. Din Eğitiminden Tasarruf Olmaz Din eğitiminden tasarruf olmayacağını söyleyen Yıldız konuşmasına şöyle devam etti: Fahri Kur-an Kursu öğreticilerimizin tasarruf tedbirleri nedeniyle sözleşmelerinin iptaline karşı çıktık ve göreve başlamalarını sağladık.Vekil imamların asgari ücretin bile altında kalan maaşları için açtığımız davayı kazandık.Şube Müdürü ve Murakıp hocalarımızın Hac ve Umre hizmetlerinde kafile başkanı olarak tekrar görevlendirilmesini sağladık. Biz Diyanet-Sen’iz. Hainlere karşı devletimizin arkasında durur, Başkanlığımıza laf ettirmeyiz. Ama doğruları alkışladığımız gibi yanlışları da görmezden gelmeyiz.Yanlış yanlıştır. Hükümetin enflasyonun faturasını ücretliye çıkarması yanlıştır.Yüzde 11.54 gibi komik bir zammı memura uygun görmek yanlıştır.Bunları içimize sindirmemizi kimse beklemesin.Maaş artışının enflasyonu azdıracağı şeklindeki söylem yanlıştır.Memura refah payını çok görmek yanlıştır.Maliye Bakanlığının, alacağında cömert, vereceğinde ise cimri davranması, Memura yüzde 11.54 verirken yeniden değerleme oranını yüzde 43.93 oranında artırması yanlıştır. Sermayeyi büyüten, vatandaşı küçülten, az kazanandan çok, çok kazanandan ise az vergi alan bu vergi sistemi yanlıştır. Biz; gelir dağılımında adalet istiyoruz.Vergide adalet istiyoruz. Enflasyonu düşürün, fiyat istikrarını sağlayın ama bunu emekçiyi ezerek yapmayın, diyoruz.Diyanet İşleri Başkanlığının, din görevlilerinin teşkilata olan aidiyetini zayıflatan bir takım uygulamaları da yanlıştır. Biz, teşkilatın zayıf düşürülmesine göz yummayız. Ancak hariçten gazel okuyanların Diyanet İşleri Başkanlığını yıpratmasına, Diyanet üzerinden ortak değerlerimize saldırılmasına da müsaade etmeyiz. Diyanetin maaş anlaşma uygulaması da yanlıştır. Katılım bankalarının rekabetten uzak bankacılık anlayışı, alt yapılarının yetersizlikleri, bir anlamda diyanet teşkilatını kendilerine mecburmuş gibi görmeleri canımıza tak etti. Bu sorunu da basın açıklamalarımızla, eylemlerimizle, imza kampanyamızla yine çözecek olan biziz inşallah. Sorunları Çözmek Bizim İşimiz Çözüm bekleyen sorunlar konusunda da büyük gayret gösterdiklerini belirten Yıldız “Diyanet ve vakıf çalışanlarının aile birliğinin sağlanması noktasında eş durumu mazeretinin bir yıla indirilmesi, yüzde doksan beşi memnun eden 3600 ek gösterge düzenlemesinin, kalan yüzde beşlik idari personel için de verilmesi, 4-6 yaş ve Yatılı Hafızlık Kur’an Kurslarındaki Öğreticilerin de MEB’deki anaokulu veya anasınıfı öğretmenleriyle aynı imkânlara sahip olması için çalışmalarının devam ettiğini, vekil din görevlilerinin ve fahri ve geçici Kur’an Kursu Öğreticilerinin kadroya alınmasını için de mücadele ettiklerini söyledi. Hedef 100 Bin Üye Başarmak için güçlü olmak, bunun için de üye sayısının artırılması gerektiğine vurdu yapan Yıldız “Bu yüzden 15 Mayıs’a kadar vites yükselterek üye seferberliği başlatacağız. Ayak basılmadık iş yeri bırakmayacağız. Psikolojik eşik olan 90 bini aşacak, sayımızı 100 bine ulaştıracak azim, inanç ve kararlılığı ben bu teşkilatta görüyorum. Bizim derdimiz medeniyet değerlerimizle aydınlanmış Yeniden Büyük Türkiye’dir…Diyanet-Sen hak, emek, adalet mücadelesidir. Diyanet-Sen emeğin, emekçinin kabul edilmiş duasıdır, salih ameldir. Diyanet-Sen prensip demektir, ahlak demektir.Alın terini emekçiye, mazluma, mağdura hasretmektir. Diyanet-Sen’li olmak dava sahibi olmaktır, İstikamet üzere yol yürümektir. Memur-Sen’li olmak, emeği, ekmeği aziz bilmektir” dedi. |
15 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |