Yakın tarihimizde yaşadığımız 27 Mayıs 1960, 12 Eylül 1980, 28 Şubat 1997 darbeleri ve son olarak da 15 Temmuz 2016 hain darbe girişimi, millet iradesine karşı coğrafyamız üzerinde oynanan kirli oyunlardırYakın tarihimizde yaşadığımız 27 Mayıs 1960, 12 Eylül 1980, 28 Şubat 1997 darbeleri ve son olarak da 15 Temmuz 2016 hain darbe girişimi, millet iradesine karşı coğrafyamız üzerinde oynanan kirli oyunlardır. Altmış yıl önce bugün yapılan 27 Mayıs darbesi, demokratik, siyasal ve sosyal hayatımız için kara bir lekedir. Türk siyasi ve toplumsal hafızasında yer etmiş karanlık tohumların atıldığı bir gündür. Bu darbe ile 1924 Anayasası kaldırılmış ve millet iradesi feshedilmiştir. Bu vesile ile 27 Mayıs 1960 darbesinin haksız yere idam ettiği başta merhum Başbakanımız Adnan Menderes olmak üzere Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan'ı rahmetle ve minnetle yâd ediyorum. Darbelerle anılan “Yassıada”nın tarihi 60 yıl sonra, bugün değişmiştir. Ada artık, demokrasinin sembolü olacak şekilde revize edilerek; “Demokrasi ve Özgürlükler Adası” olarak anılacak ve Yassıada “yaslı ada” olmaktan çıkarılacaktır. Tüm dünya bilmelidir ki artık Türkiye ekonomisi, demokrasisi, özgürlükleri, millet iradesiyle 83 milyonluk güçlü bir ülkedir. Ülkemiz küresel dünyada, aydınlık geleceği olan, geçmişindeki hatalarla yüzleşmekten korkmayan, yürekleri yakan Yassıada’nın adını bile demokrasi ve özgürlükle bağdaştıran, yeise düşmeyen bir ülke konumuna gelmiştir. Diyanet-Sen ailesi olarak, darbe kimden gelirse gelsin, kime karşı yapılırsa yapılsın bunun karşısındayız. Bu vesile ile başta merhum Adnan Menderes olmak üzere millete hizmete gönül vermiş Yassıada mağdurları tüm siyasilerimizi rahmetle ve minnetle anıyor, toplumu ayrıştıran ve demokrasimizi sekteye uğratan bu tür darbeleri şiddetle kınıyoruz. |
99 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |